Bir Eser Bir Hikaye

ROMA`DA REJİMİ DEĞİŞTİREN ÖLÜM... LUCRETIA...

Yine güzel bir hikaye ile Sanatseverler Sokağı komşularımızın karşısındayız. :

Tehdit edildi, tecavüze uğradı, intihar etti. Ölümüyle rejim değişikliğine sebep olan kadın Lucretia...
Roma'nın son kralının döneminde yaşadı. Babası ve kardeşi meclis üyesiydi. Kocası Lucius Tarquinius Collatinus ile mutlu bir hayatı vardı ancak kralın oğlu, bu mutluluğa gölge düşürdü. Collatinus'un yokluğunu fırsat bilip tehdit ettiği Lucretia'ya tecavüz etti. Genç kadın aile şerefine karşılık hayatından vazgeçmişti. Yaşadıklarını kocasına anlatıp göğsüne bıçak sapladı.

Ölümünden sonra cansız bedeni, insanların monarşiye karşı ayarlanması için tetikleyici neden oldu. Tarihçilere göre kardeşi Lucretia'nın başına gelenleri anlatmış, ortadaki çaresiz kadının ölü bedeni insanları harekete geçirmişti.

Roma'nın cumhuriyete geçişini temsil eden Lucretia'nın bedeni, aynı zamanda sanatçılar için de bitmeyen kederdi. Ressamlar, heykeltraşlar, şairler onun acısını renklerden kelimelere taşıdı. Yüzyıllarca göğsünü parçalayan bıçakla iffet, onur, acı ve kederi temsil etti.
Philippe Bertrand'ın yaptığı Metropolitan Müzesi'nde sergilen heykel, bu kederin taşa yansıması oldu. Farklı heykelraşlarında işlediği hikaye, ressamların renkli dünyalarından çok Shakespeare'in duygu dolu dizelerini andırıyordu. Baştan aşağı acı içindeki kıvrılmış beden, açık bırakılan göğüs ve yüzdeki çaresizlik...

Taş, mermer ve renkler, Lucretia'nın kaldıramadığı yüke omuz vermiş ancak çaresizlik ağır basmıştı. Sanat, insanın acısını dillendirmekle kalmıyor her an bir kez daha onu hissettiriyordu.